İmbros'da Meryem Ana Panayırı


 

Tenedos’la kayalık İmbros arasında,

Bir mağara vardır, geniş, kocaman

Durdurdu orda atlarını Poseidon, yeri sarsan.

Çözdü arabadan, tanrısal yemlerini koydu önlerine.

Bağladı ayaklarına altın zincirler

Bunlar kırılmaz, çözülmez zincirlerdi

Efendileri gelene dek ayrılamazlardı oradan

Kendi de Akhalar’ın ordusuna doğru yürüdü gitti.

                                                 İlyada 13.33

 

Böyle geçer İmbros’un adı Homeros’un İlyada Destanı’nda. Homeros’a göre Yunan tanrısı Poseidon’un ahırları bu iki ada arasında yer alır. Yine İlyada’dan öğreniriz ki sarp, kayalık bir yapısı vardır adanın, denizi dalgalıdır ve denizciler için önem taşıyan organize bir limanı vardır. 

Ayrıca yunan kaynaklarına göre Troya Savaşı’ndaki mitolojik yunan kahramanı Aşil’in annesi Thetis’in sarayı ise Samothraki (Semadirek) ve İmbros arasında bir kayalık üzerinde kuruludur. 

Yunanlılar öncesinde de adada yaşam olduğunu biliyoruz. Bir Trakya halkı olan Pelasglar adanın ilk bilinen halkı. Pelasglar’ın yunan öncesi Güneydoğu Trakya, Mora Yarımadası ve Girit’in halkı olduğunu biliyoruz. Bilge Umar, adanın adının Luwi dilinde yüce ana tanrıça İmaura’dan geldiğini öne sürer. İmauros (yüce tanrıçanın yeri) zaman içerisinde İmbros’a dönüşmüştür. 

Böyle kutsal ve destanlara konu olan bu ada, tarih boyunca Avrupa ve Asya arası köprü görevini üstlenmiştir. Zaman içerisinde Persler, Yunanlılar, Osmanlı bu adada hüküm sürmüştür. Balkan Savaşı’ndan sonra Yunanistan’a bağlanan adanın, Birinci Dünya Savaşı’nda İstanbul’u ele geçirmek isteyen İtilaf güçlerince, boğaz trafiğinin kontrolü için ne kadar stratejik önemi olduğu anlaşılmış ve ada İngilizler tarafından ele geçirilmiş, üs olarak kullanılmıştır. Lozan antlaşması ile birlikte yapılan pazarlıklarla İnönü tarafından yeniden Türkiye Cumhuriyeti sınırları arasına sokulmuştur.

İmbros ya da Türkçe adı ile Gökçeada, 1923 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti’ne verildiğinde, 9000 civarındaki nüfusunun tamamı Rum idi. Bugün ise ancak 300 Rum adada yaşamını sürdürmekte. Cumhuriyet döneminde adanın demografik yapısı değiştirilmeye çalışılmış, adadaki Rum nüfusun caydırma yöntemleri ile azaltılması hedeflenirken, türklerin yerleşimi özendirilmiştir. Bugün adadaki 9 köyden 4 tanesi yerleşik Rum köyü kimliğini korumaktadır. 

Gökçeada her yıl 15 Ağustos haftasında eski günlerin anısını tekrar yaşatmaya çalışır. Rumlar için en önemli bayram olan Meryem Ana Panayırı, adaya ziyarete gelen diasporadaki Rumlar tarafından aileleri ile hasret gidermeyi de içeren bir Hac yolculuğuna dönüşür. Bir yandan kavuşma ve eski geleneklerin sürdürülmesi coşkusunun yanında, her geçen yıl sayısı azalan ve git gide yaşlı bir topluluğa dönüşen ada Rumları, ileride adanın Rumsuzlaşacağı kaygılarını akla getirir. Nostalji içinde en kutlu ve günlerce süren seramoniler yapılır, Meryem Ana’nın göğe yükseliş günü sayılan 15 Ağustos’ta ise bağışlarla kesilmiş kurbanlar pişirilir ve topluca yenilir. Agapi (sevgi) adı verilen bu ziyafet sırasında, hem folklorik danslarla eğlenilen, hem de hasret şarkıları ile gözyaşları dökülen bir çoşku patlaması yaşanır.

İmbros Zeytinli Köylü Bartholomeos’un 1991 yılında Rum Ortodoks Patriği seçilmesi ile dünya kamuoyunda tanınan adadaki bu şenliklere Patrik Bartholomeos da eşlik eder, bu ayinlerin devamını sağlamak için destek verir. Geçtiğimiz yıl (2015)’te olağanüstü hal nedeni ile Tepeköy’deki Agapi yemeğine izin verilmedi ise de günlerce süren ayinler yapılabildi. Agapi yemeği, toplu olarak değil ama küçük aile gruplarına bölünerek evlerde yenildi.

Adaya bu tarihte gitmemizin sebebi işte bu döneme tanık olmak içindir. Bugün adada sürekli yaşayan genç halk çok azdır. Kalan yaşlıların ise her yıl sayısının azalması, bu geleneğin sürdürülmesi konusunda endişe getirmekte. Bizler ise, henüz devam eden bu "eski canlılığına yeniden kavuşma" anına tanıkları olmak ve bu anlarını onlarla paylaşmak arzusundayız. 

Gezimiz sırasında ayinlerin yanı sıra, Rum köyleri de geziyoruz. Bu köyler, güvenlik nedeni ile tepelerde kurulmuş. Bunların bir kısmı ise antik çağ kalıntılarını içererek bize aynı yerde binyıllardır üst üste kentlerin kurulduğunu kanıtlıyor. Aya Teodori (Zeytinliköy), Agridia (Tepeköy), Dereköy (Shinudi), Kastro (Kaleköy) ve Gliki (Bademli) Rum köyleri keşfedilmeyi bekliyor. 

Ahşap ve taşın bir arada kullanıldığı kagir evler, köy kiliseleri, çamaşırhaneler, arnavut kaldırımlı dar sokaklar, dibek kahvesi içebileceğimiz meydan kahvehaneleri, yerel lezzetleri tadabileceğimiz aile lokantaları, zeytinyağı, sabun, yabani ada kekiği, badem tatlısı satan dükkanlar, ev önlerinde oturup gelen geçeni seyreden adalı yaşlılar, zeytinlikler ve altında deniz manzarasına bakan balık restoranları ile ada bize pek çok keyif sunuyor.

Bazı köylerde eski Rum evleri onarılmış durumda ancak diasporadakiler mirastan mahrum bırakıldığı için, metruk ve sahipsiz evler çoğunlukta. Mülk hakkı yasası ile geri gelen birkaç yeni girişimci küçük de olsa bir umut veriyor. Bunlardan Barba Yorgo, hem bağlarında kendi şarabını üretiyor hem de adadaki tek canlı müzikli Taverna’yı işletiyor. Bir gece mutlaka bizler de Barba Yorgo’nun konukları oluyoruz.

Dönmeden Türkiye’nin en temiz deniz ve sahillerinden olan Kefaloz Plajı’nda denize girmeyi ihmal etmeyin. Meryem Ana Panayırı ile kutsanmak ve Homeros’un dizelerindeki denizlerde arınmak bizlerde unutamayacağımız anılar bırakacaktır.

Nedime Dicle


Makaleleri
HANOİ: AHENK VE CENNET
KUZEY HİNDİSTAN’IN LEZZETLERİ
İki Okyanusun Kucaklaştığı Liman: Capetown
Türkiye'nin Gizli Hazinesi: Ormana Köyü
İmbros'da Meryem Ana Panayırı
Paris'te Sanat ve Müzik
KUTSAL ŞRİ LANKA
İustinianos'un Konstantinapolisi

Kişiye Özel Geziler

Size Özel Turlar

Hayalinizdeki geziyi sayfamızda bulamadınız mı?

Hayallerinizdeki Geziyi, Hayallerinizin Ötesinde Yaşayın!

Nasıl bir program istediğinizi söyleyin, size hayallerinizdeki geziyi tasarlayalım, siz dünyayı nasıl görmek isterseniz öyle bir rotayla; herkes için değil sizin tercihleriniz, sizin hayalleriniz, sizin maceranız için

Gemi Gezileri
Makaleler
Fest Travel
Fest Travel Instagram
Fest Travel Youtube
Fest Travel Twitter
Fest Travel Facebook
Çalışma Saatleri
Pazartesi - Cuma : 08.30 - 18.00

Mesai saatleri dışında bize ulaşmak için [email protected] adresimize yazabilir ya da 0 850 622 33 78 no’lu telefonu arayabilirsiniz.
Barbaros Bulvarı, Barbaros Apt. No.74 K.7 D. 18-19 PK.34349 Balmumcu, Beşiktaş-İstanbul / Türkiye

Tel: 0 850 622 33 78
Faks: 0 212 216 10 30
E-Posta: [email protected]