Paris’te 19. Yüzyılın ikinci yarısında inşa edilen pasajlar, modern mimarinin en güzel örneklerini sunar. Paris’in bol yağmurlu havasında o dönemin burjuva hanım ve beyleri ıslanmadan ve üşümeden rahat alışveriş yapsınlar diye yaratılan bu pasajlar çeşitli dükkanları barındırır ve sokaklar arasında geçitler oluşturur. Üstü cam kaplı oldukları için hem gün ışığını geçirirler hem de kötü hava koşullarından korurlar. Öyle tasarlanmışlardır ki, birinden çıkıp diğerine geçilebilir. Alışveriş etmeyecekler bile yağmurda bu pasajları geçit olarak kullanırlar.
İstanbul’un Avrupai yüzü olan Beyoğlu, aynı dönemde Paris’ten aşağı kalmamıştır. O dönem inşa edilen pasajların bir bölümü bugün hala kullanılmaktadır. Pasaj, han ya da geçit olarak adlandırılan bu yapıların pek çoğu bugün bilinmez. Bu gezimizde çoğu gizli kalmış yapıları keşfederek Beyoğlu’nun ‘sahne arkası’ diye adlandıracağımız yüzünü size gösterirken, bu yapılarda bugün hala varlığını sürdürmeyi başarmış eski Beyoğlu zanaatkarları ile tanışıp ve bölgenin geçmişi üzerine sohbet edeceğiz. Bir zamanlar İstanbul’un en önemli alışveriş caddesi olan İstiklal’den, finans bölgesi Galata’ya eski hanları keşfedeceğiz...
Rumeli Pasajı, Afrika Pasajı, Anadolu Pasajı, Halep Pasajı, Erman Han, Anabala Geçidi, Atlas Pasajı, Serkldoryan (Cercle d'Orient), Çiçek Pasajı, Tokatlıyan Han, Avrupa Pasajı, Hazzopoulo Geçidi, Aznavur Pasajı, Olivya Geçidi, Karlmann Geçidi, Suriye Pasajı, Nil Han, Narmanlı Han, Union Han, Tünel Geçidi, Tünel Han, Adamopolus Han, Kamondo Han, Kamondo Merdivenleri, Selanik Pasajı, Minerva Han, Ankara Han, Ömer Abud Pasajı ve Karaköy Liman Bölgesi...
*Gezimiz 16.30 sularına değin sürecek olup, öğle yemeği dahil değildir. Öğle yemepi için serbest zaman verilecektir.
